My Tutor Friend 1

Donggabnaegi Gwawoehagi

My Tutor Friend 1
“Ey gönül!
Şimdi sorarım sana, hangi aşk daha büyüktür?
Anlatılarak dile düşen mi,
anlatılmayıp yürek deşen mi?”

Benim hem çok sevdiğim hem de bir o kadar nefret ettiğim bir filmi anlatayım dedim bugün. Niye nefret ediyorum; çünkü hastası olduğum Gong Yoo’yu bu gözler bu halde mi görecekti ey insanlık! Ay nasıl itici, nasıl sevimsiz, nasıl basiretsiz bir insan profili çizmiş. Bu filmi izledikten sonra bir doz hello my teacher, bir doz big alın ki etkisi geçsin bu silik karakterinin=) Allah’ım hala gözümün önüne geldikçe irkiliyorum tövbe yarebbim=)

Ama çok da seviyorum dedim; bunun nedeni de elbet başroller=) Dünyanın en güzel gamzelisi; Kwon Sang Woo! Gerçi bu filmde gamzesinden ziyade maçoluğuyla, artistliğiyle, kavgacılığıyla iz bırakıyor ama çok sevimli adam ya hu. Ve Kim Ha Neul var ki gerçekten severim kendisini de. Bu ikisinin olduğu bir film izlenmez mi?

Su-wan (Kim Ha Neul) derslerinde başarılı bir üniversite öğrencisi pek de bi’ hanım hanımcık esas kızımız. Lakin ailesinin ek gelir ihtiyacı nedeniyle özel dersler vermektedir. Annesi yeni bir öğrenci bulur; Ji-Hoon (Kwon Sang)! Oldukça zengin bir aileye sahip, şımarık, kavgacı, tembel, hemen hemen her türlü kötü alışkanlığa sahip olan bu züppe Ji hoon aynı zamanda Su Wan ile de hemen hemen aynı yaştadır. Lakin tembelliği nedeniyle yıllardır lisede kalakalmıştır. Ancak bu yıl okuldan mezun olmazsa ailesinin kendisine sunduğu tüm olanaklardan vazgeçmek zorunda kalacaktır. Bu nedenle özel öğretmeniyle anlaşmak zorundadır; lakin kendisine mıy mıy halli, hayat tarzları tamamıyla birbirlerinden farklı, otoriter olarak gelen Su-Won ile ilerleyebilmesi mümkün müdür? Ya her şeyine veda edecek ya da Su Won’u dize getirecektir! Peki ya Su-Won kolayca dize gelebilecek bir kadın mıdır? O zamaaaann savaş tamtamları çıksın meydana! =)

Kwon Sangcığıma bir parantez açmak istiyorum; bir insana bu kadar çok mu yakışır ağır abilik, haylazlık, edepsizlik=) More Than Blue’daki süt oğlan bildiğin kurt olmuş burada; ama şüphesiz ki bu hali daha çok yakışıyor=P

Tipik alışılageldiğimiz konuya sahip bir Güney Kore filmi. Öyle çok abartılacak, öldüm bittim bayıldım denilecek bir film elbet değil; ama ben gerçekten severek izledim. Başında belirttiğim nedenlerden ötürü tarafsız olamıyorum malumunuz=P

Öyle çılgınlar gibi güldürücü sahneler filan da yok; ama gülümseten epey sahne var. Özellikle Kwon Sang’ın tepkilerine bittiğimi belirtmeden geçemeyeceğim=)

Ha bi’ de bu film her ne kadar alıştığımız konulu bir film desem de bu kez taş gibi bir başrol dururken, gösterişsiz niye sevildiğini anlayamadığımız bir ikinci adam var=p Ve sevimli, gösterişten gene uzak bir başrol kadını abayı ikinci adama yakmış vaziyette=)

Filmdeki favori sahnemi de paylaşmadan olmaz;

Ne bu sahne olayına girmeyeceğim; izleyince anlarsınız =)

Ha bi’ de başta saydırdığım Gong faktörü var. Liseli bir başrol olur da çete savaşsız, kavgasız bir film düşünülebilinir mi? Gong da Kwon’u çekemeyen liseli rolüyle arzı endam etmekte. Habire adamlarını toplayıp toplayıp Kwon’un peşine düşürkenki komik, beceriksiz halleri benim zihnimdeki Gong profilinden epey uzakta olduğu için garipsedim epey. Gong’un nerden nereye geldiğini görmek için ibretlik izlenebilir ama =)

Velhasılkelam şöyle sabun köpüğü gibi bir film istiyorum; beynim yorulmasın, içinde sevip de sevilmeyenler olsun, aşk olsun, romantiklik olsun, biraz kavga dövüş olsun, arıza tipin adam ediliği şeyler görelim filan diyenlerdenseniz izlemenizi tavsiye ediyorum. Yanında komedisi de var hem; daha ne olsun? Hem de Kwon Sang Woo varken? İzlememek ayıp olur =P

Sevgiler..