Uzak Doğu Filmleri ve Dizileri

Hotel Del Luna

4 yıl önce 260 okuma
Okunma Süresi: 4 dakika

“Affetmek ruhunu özgür kılar, korkuyu siler atar, işte bu yüzden çok güçlü bir silahtır.”

Hayatınız boyunca bir kinin peşinden sürüklendiniz mi hiç? O kinin tüm hayatınızı mahvettiğini bile bile kininize sımsıkı sarıldınız mı? Kin duyduğunuz kişi en sevdiğiniz kişi ise şu dünyadaki? Ondan kendi hayatınızı yaşamaktan alıkoyacak şekilde nefret ettiniz mi hiç?

En sevdiğiniz kişinin sizden nefret ettiğini bile bile onun dibinde yaşamayı seçtiniz mi yıllarca? Kin de nefret de olsa his histir diyip onu gölgesi gibi onun her anında onu takip etmeye cesaretiniz olur muydu? Onu kendi hayatınızdan dahi vazgeçecek kadar sevdiniz mi?

İnsanların özünde iyi olduğunu ve her insanın bir yarası olduğunu çok küçük yaşlarda fark edebilenlerden misiniz? Peki bu iyilik size ne kazandırdı? Yıllarca hep iyi olmanın bir ödülü olur mu; yoksa leş, her yanından kötülük fışkıran bu dünyada maruz kaldığınız tek şey safi kötülük müdür? Her şeye rağmen bir kurtarıcınızın olduğunu bilip kötülüklerle onun sizin her ne koşulda olursa olsun koruyacağını bile bile savaşmayı mı tercih edersiniz?

Kalbimi kıran, keşke böyle olmasaydının draması… Yukarıda özetlemeye çalıştığım üç karakter var başrolde. Ve siz kime hak vereceğinizi kimle birlikte nefret edeceğinizi kimle birlikte seveceğinizi şaşırır hale geliyorsunuz.

IU yaptığı bir hatadan ötürü yüzyıllardır lanetlenmiş, Dolunay Ağacı’na ruhu hapsedilmiş dünyalar güzeli ama güzel olduğu kadar da epey küstah, kötülüğü ve korkunçluğu ile ortamlarda nam salmış bir ablamız. Dizi boyunca güzelliğine hayran kaldım, ki bu kadın gerçekten Güney Kore’nin en güzel kadınlarından biri. Dizi boyunca kendisinin kıyafetlerine ayrı hayran kaldım, güzelliğine ayrı hayran kaldım. Ve oyunculuğu gerçek manada efsaneydi. Bu kadın gerçekten çok iyi bir oyuncu, bu dramada Man-wol karakterini canlandırmıyor adeta yaşıyor! Dramadaki en iyi oyuncuydu kendisi. O gülümsedikçe gülümsedik, o ağladıkça ağladık. Bayıldım rolüne diziyi sırtlamış götürmüş resmen.

Hotel Del Luna isimli kinlerinden kurtulamamış, diğer dünyaya gitmek istemeyen ruhların konakladığı otelin sahibi rolünde görüyoruz IU ablayı.

Oteller sahiple yönetilmez elbette bir de yöneticiye ihtiyaç var! Babasından doğum gününde bir çiçek isteyen Ku Chan-seong Man-wol’un otelinden bu çiçeği almaya çalışan babası yüzünden lanetlenir. Ve büyüyünce bu hotelde çalışmak zorunda kalır. Bu esnada Güzel-Çirkin masalına da selam çakmışlar hoş olmuş=)  Çok da sevdiğim bir masaldır. Neyse. Ku Chan rolüyle gencecik bir delikanlımız var karşımızda, Yeo Jin-goo. Oldukça genç olmasına rağmen oyunculuk hayatına erken başlamasından sanırım rolünde hiç sırıtmamış. Eli yüzü fazlasıyla düzgün bu arada. Yakışıklı bile denilebilir. IU ile uyumlarını ben sevdim açıkçası. Dizideki karakteri Harward mezunu, insanlara iyilik yapmayı destur edinmiş bir insan evladı. Çok güzel ağlıyor bu arada kendisi ile aklımda kalan en büyük detay bu. O son sahnelerde bilhassa oldukça etkiledi beni.

Başta anlattığım 3. karakteri anlatmayacağım fena spoilera girer çünkü. Ama içimi en çok acıtan bu karakter oldu. Lee Do-hyeon can vermiş bu karaktere. Kalbim cidden acıdı her görüşümde kendisini. Hikayesini öğrendikçe hem deli gibi kızdım hem üzüldüm hem acıdım. Böyle insanı kararsızlıktan kararsızlığa sürükleyen bir hikayeye sahip. Dizi için böyle olmamalıydı diye düşünmeme neden olan karakter kendisi bu arada. Başka türlü bir hayat mümkün olsaydı kendisi için keşke diye helak oldum. Ama tercih ettiği hayatı görünce şu devirde kim kimin için böyle bir tercihte bulunur ki diye insana tüm çevresindeki insanları sorgulatıyor. Sonra belki mümkündür diyip çok sorgulamak istemiyorsun, korkuyorsun mümkün olamamasından.

İnsan özünde hep sevilmek ister. Ve tüm haşinliği, zalimliği, korkunçluğu sevgisizliğindendir. Sevilmediğini düşünmesindendir. Bu drama korkunç bir şekilde insanın yüzüne bu gerçeği vuruyor. Çevrendeki insanlara daha dikkatli gözlerle bakmaya başlıyorsun, daha dikkatli davranmaya çalışıyorsun. Ve bir sonraki hayatında karşına kim olarak çıkacaklarını merak eder hale geliyorsun.

Bölüm süreleri biraz uzun olsa da kendisini izleten bir drama. Harika, bayıldım, efsane gibi kelimeler kuramıyorum hakkında. Ama izlense sevilecek bir drama, zaman geçirmek için birebir. Şans verebilirsiniz=)

Sevgilerimle.

"Hotel Del Luna" için ilk yorumu siz yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir